Zengin, ellibeş altmış yaşlarında adam ikinci evliliğini yapar. Karısı otuzlu yaşlarda bakire tazedir. Düğün olur özel genç şoförları ve lüks mü lüks arabaları ile villalarına gelirler.
Gerdeğe gireceklerdir. Adam heyecanını yatıştırmak için hafif birşeyler içer. Sonra odalarına çekilip yatağa girerler. Gelin hanım hazırdır. Yaşlı adam soyunur, ışığı söndürür ve deneme başlar ama başarısızlıkla sonuçlanır. Adam düşünür: galiba karanlıkta iyi göremiyorum, gidip ışığı yakayım. Işık yanar. Deneme gene başlar ama gene başarısızlıkla sonuçlanır. Adam:
Allah allah galiba bu ışık yetersiz gidip el fenerini alayım. " der. El fenerini alır hedefe tutar netice gene olumsuz. Düşünür: Galiba bir elimle feneri bir elimle şeyimi tutunca olmuyor. En iyisi şöforümü çağırayım feneri o tutsun. "Mehmet gel oğlum şuraya tut şu feneri."
Mehmet feneri tutar, yaşlı adam gene denemeye geçer, netice yok. Mehmete kızar: "Oğlum şu feneri iyi tut, şöyle tut, böyle tut, yakın tut vs vs <bi türlü o iş olmaz...
Mehmetin kamışı kamış gibi olmuştur. Yaşlı adam Memet'e: Ver bakayım feneri bana sen yatağa geç. Memet gelinin üstüne hızla abanır. Görev anında tamamdır.
Yaşlı zengin Memet 'e: Eşşoğlusu fener böyle tutulur işte. der!
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Blog Archive
- Temmuz 2023 (1)
- Haziran 2023 (1)
- Mayıs 2023 (1)
- Nisan 2023 (5)
- Ağustos 2022 (6)
- Kasım 2021 (7)
- Ocak 2021 (5)
- Mayıs 2020 (3)
- Nisan 2015 (4)
- Şubat 2015 (1)
- Kasım 2014 (5)
- Ağustos 2014 (37)
- Temmuz 2014 (35)
- Haziran 2014 (17)
- Mayıs 2014 (460)
- Nisan 2014 (672)
- Mart 2014 (261)
- Şubat 2014 (6)
- Ocak 2014 (29)
- Aralık 2013 (2)
- Kasım 2013 (9)
- Ekim 2013 (5)
- Eylül 2013 (2)
- Ağustos 2013 (87)
- Temmuz 2013 (10)
- Haziran 2013 (19)
- Mayıs 2013 (15)
- Nisan 2013 (62)